İş hayatına atılmak istediğimi fark ettiğimde hangi işi yapacağımı bilmiyordum, hayatta yapamam dediğim bir mesleğe adım atacağımı hiç düşünmemiştim.
Şimdi kendimi size takdim edeyim,
İsmim Sevim Erdem; ön lisans mezunu, ev hanımı bir bayanken evdeyken dahi evde oturamazken çeşitli kurslara gidip vakit dolduruyor, belki de yavaş yavaş vakit öldürüyordum. Sizi duyar gibiyim ‘Aa ne alaka bizde kurslara gidiyoruz’ dediğinizi, fakat benim için bu vakit öldürmekmiş, dinleyin bakın neden öyle dediğimi anlatacağım; hepimizin geçmiş travmaları var, yarın çoğu zaman ümitsizlikle eş değer bizim için.
Yalnız elinizde kayda değer yani her şeye değer bir argüman varsa orada vakit öldürme vakit oldurmaya dönüyor. Benim içinde koruyucu ailesi olduğumuz çocuğumuz daha hanemize teşrif eder etmez kendi değerinden bizi de nasiplendirdi çok şükür, bendeniz anlamlı bir şey yaşadımsa bu dünyada oğlumun bizimle yaşamasından sonra o anlam bendenizde oluşmuştur, hani aydınlanma diyorlar ya işte öyle bir şey.
Ülkemizin güzel nimetlerinden biri Çocuk Evleri, kalabalık bir ortamdan, daha insancıl, daha samimi bir ortama geçiş fırsatıdır çocuklar için. Birebir eğitim diyoruz ya, bu çocukların bir birey olarak yaşayabilmesi için birebir fırsattır Çocuk Evleri. Devlet kontrolünde, özenle hazırlanmış tamamen çocuk hassasiyeti düşünülerek planlanmış bir yaşam standardı hedeflenerek açılmaktadır Çocuk Evleri.
Tabii burada baş aktör olarak ev sorumlusu ve ev annelerine değinmeden geçemeyeceğim, planlanan bu yaşam standardı ev annelerinin üstün çalışmaları, vefakarlıkları ve merhametleriyle ancak uygulanabilirdi. Emeği geçenlere nezdinizde teşekkür ederim.
Bir süreliğine ev anneliği yapma şansım oldu. Umut Evi İstanbul Derneği bünyesinde açılan Çocuk Evlerinde çalıştım, dernek yöneticilerimizin heyecanına, özverisine birebir vakıf oldum. Hepsi gayet ciddi ne yaptığının farkında ve kaybolmayacak bir hevesle çocukları kucaklıyorlardı. Çalışmaya yeni başladığım zaman ilk çocuklarımızın anneleri olarak okul, düğün hayallerini kurarken, gönlü yüce nice insanımız gönüllülerimiz birer birer o her biri bir pırlanta olan yavrularımızın ailesi oluverdiler.
Biz belki hayallerimizle baş başa kaldık ama o pırlantalar ışık saçacakları yeni evlerinde mutlu ve huzurluydular. Bize de bunun avuntusu yetti de arttı bile. Gönül istiyor ki koruyucu aile uygulaması daha çok eve ulaşsın yetim, öksüz gibi kelimeler yazıda kalsın bu çocuklar için, daha çok insan duysun ve bu evlatlarımıza sahip çıksın, bizim insanımız merhametlidir, yeter ki doğru yönlendirilsin her şeyi yaparlar bu yavrularımız için.
Oğlum 4 senedir bizimle,1 yaşından beri tanışır kaynaşırız oğluşumla. Size bir sır vereyim, hiç çocuk istemem, bakamam diyen ben 180 derece dönmüş bir vaziyetteyim, onun bana annecim, tatlıcım, güzelim demesini bekler hale geldim. Klişe gelmesin size ama gerçekten evladın olmadan anne babayı anlamak imkansız, anne babanın temsil ettiği makamı anlamak ta imkansız. Mevlam o makam yüzünden anne ve babanıza öf bile demeyin diyor sanırım, çok yüce, âli ve aynı zamanda hassas bir makam anne babalık.
Merak edebilirsiniz belki alışma süreci nasıl geçti hem çocuk hem bizim için, haklısınız. Oğlum küçük olduğu ve öncesinde onun bakıcı annesi olduğumdan çocuk açısından bir sorun olmadı, biz büyüklere gelince özellikle anneye gelirsek daha önce hiç çocuk bakmamış kişiler için söylüyorum kendinizin, keyfinizin, o kendinize ait kocaman bitmezmiş gibi gelen zaman kumbaranızın aniden hafifleştiğini hissediyorsunuz, çocuk sizin için o kumbarayı açıyor ve her şey “puf ” oluveriyor, sonra o kumbarayı bir güzel kendisi dolduruveriyor.
Siz bu yer değiştirmenin sarsıntısını yaşarken O sizi seviyor, ilgileniyor, dilinin döndüğünce size tatlı şeyler söylüyor , şirinlik yapıyor. İşte en önemli kısım bu sarsıntıyı ne kadar çabuk atlatır veya kabullenirseniz size bahşedilen bu nimeti acı olmaktan çok, sizin için bitmeyen bir pamuk şekere dönüşüveriyor. Yazı yazmam istendiğinde resmi mi olsun , duygusal mı diye sormuştum , galiba ikisi de olamadı ama başka türlüsünü de yazamazdım herhalde. Çocuk evlerinin daha çok tanınması ve daha çok çocuğun koruyucu ailesi veya resmi anne babası olması dileğiyle. Allah’a emanet olun.